Sağlık

Zamanı 2019’da durdu! 2 saatte bir hafızası siliniyor: ‘Not defteri olmadan hayatı yok’

Betül Yasemin Kökbek / Milliyet.com.tr –Takvimler 11 Haziran 2019’u gösteriyordu. O dönem lise son sınıf öğrencisi olan Riley Horner, okul balosunda arkadaşlarıyla eğlenirken talihsiz bir kaza yaşadı. Sahnede zıplayan arkadaşlarından birinin ayağı başına çarptı ve Riley ağır bir beyin sarsıntısı geçirdi. Acilen hastaneye kaldırıldı, fakat doktorlar ilk etapta ciddi bir sorun görmeyerek taburcu etti.

Haberin Devamı

Ne var ki, ertesi günlerden itibaren Riley’nin durumu hızla kötüleşti. Uyandığında hâlâ 11 Haziran 2019’da olduğunu sanıyor, o geceki büyük dansa hazırlanması gerektiğini düşünüyordu. Zaman onun için orada durmuştu. Hafızası her 45 dakikada bir siliniyordu, sonra bu süre iki saate kadar çıktı. Ailesi yıllardır doktor doktor dolaşmasına rağmen çare bulamadı.

Bugün, aradan 6 yıl geçmesine rağmen Riley Horner hâlâ her 2 saatte bir 2019 yılının aynı gününe dönüyor. Notları olmadan tek bir anı biriktiremeyen genç kızın hayatı, tıpta eşi benzeri görülmemiş bir vaka olarak kayıtlara geçti.

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

2 SAATTE BİR 11 HAZİRAN’A DÖNÜYOR

Başına aldığı darbeden sonra eve gönderilen genç kız, ertesi sabah uyandığında sanki 11 Haziran sabahına uyanmış ve hazırlıklara başlamış gibi hareketler yapınca ailesi bir gariplik olduğunu anladı. Ancak elden hiçbir şey gelmiyordu. Horner’ın hafızası 2 saatte bir yenileniyordu ve böylesine yaşamak oldukça zordu. Saatler geçtiğinde zihni yeniden sıfırlanıyor, Riley yine kendini o yaz gününde buluyordu. Geçmişini ve olan biteni anlamlandırabilmek için doktorların araştırmalarının yanı sıra kendi kendine bir çare buldu ve telefonuna notlar almaya, çevresinden sürekli bilgi istemeye başladı.

Haberin Devamı

Aylar süren tetkiklerin sonucunda doktorlar, genç kıza TBI (Travmatik Beyin Hasarı) teşhisi koydu. Bu hasar, yalnızca hafızasını değil, dikkatini toplamasını, olayları sıralamasını, hatta geleceğe dair umutlarını da derinden etkiliyordu. Tedavi için Utah’ta özel bir merkeze götürüldü. Zorlu süreçler sonunda Riley artık yeni anılar oluşturabiliyor, geçmişe küçük pencereler açabiliyordu. Ancak yine de kazayla tedavi arasında geçen altı aylık süreç hâlâ zihninde büyük karanlık bir boşluk gibiydi ve nöbetleri de devam ediyordu.

Ruh sağlığında 'yapay' tehlike! Uzmanlar uyardı...Ruh sağlığında ‘yapay’ tehlike! Uzmanlar uyardı…Haberi Görüntüle

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

GEÇİRDİĞİ NÖBETLERE RAĞMEN HEMŞİRE OLMAKTAN VAZGEÇMEDİ

Annesi ilk başlarda kızının her nöbet sonrası bakabilmesi ve anılarını taze tutabilmesi için açtığı Facebook sayfasından kısa bir zaman önce kızının Hemşirelik stajına başlayacağını duyurdu. Hafıza kaybı sorunlarına rağmen mesleğinde gerçek bir başarı yakalayan Riley Horner, nöbetleri için hâlâ ilaç kullanıyor ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak olmanın ümitsizliği ile yaşıyor. Ancak ailesi umudunu yitirmeden Riley için işe yarayacak bir tedavi arayışına devam ediyor. Her sabah hâlâ bir anlığına 11 Haziran’a uyanıyor belki ama her gün yeniden mücadele etmeyi öğreniyor.

Haberin Devamı

Tıpta travmatik beyin hasarı olarak tanımlanan bu durum, beynin ani bir darbe veya şiddetli sarsıntı sonucu işlev kaybına uğramasıyla ortaya çıkıyor. Hafıza sorunlarından epileptik nöbetlere, kişilik değişimlerinden günlük yaşamı zorlaştıran bilişsel bozukluklara kadar pek çok etkisi olabiliyor. ABD’de yılda yaklaşık 2,8 milyon kişi TBI nedeniyle acil servise başvuruyor, hastaneye yatırılıyor ya da hayatını kaybediyor. Dünya genelinde sıkça görülen bu durumun en ilginç şekilde seyredeni ise Riley Horner’ın hikayesi olabilir. Biz de konuyu uzmanına Nörorehabilitasyon ve Ağrı Uzmanı Prof. Dr. Engin Çakar’a sorduk.

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

‘AĞIR BEYİN HASARLARINDA HAFIZA KAYBI KALICI OLABİLİR’

Haberin Devamı

Başa sert bir darbe alındığında, kısa süreli hafıza ve dikkat sorunlarının oldukça sık görüldüğünü ileten Prof. Dr. Engin Çakar, “Özellikle hafif beyin sarsıntısı (konküzyon) geçiren kişilerde, ilk günlerde bu tür şikayetler yaygındır ve çoğu zaman birkaç hafta içinde düzelir. Ancak orta veya ağır bir beyin hasarı varsa, hafıza sorunları maalesef daha kalıcı olabilir” dedi. Başa sert darbeye bağlı kafa travmasının sportif aktivitelerde, trafik kazalarında, düşme çarpmalarda ve ateşli silah yaralanmalarında sık görüldüğünü, sonucunda da travmatik beyin hasarı oluştuğunun altını çizdi.

Riley’nin durumu üzerindn TBI’yi açıklayan Prof. Dr. Engin Çakar, bu gibi durumlarda ileriye dönük hafıza kaybı ya da bozukluğu yani tıbbi adıyla anterograd amnezinin çok uç ve nadir görülen bir örneği olabileceğini söyledi. Beynin yeni bilgileri kalıcı anılara dönüştürmekte zorlandığını ve bu durumun, bir kişinin birkaç saat içinde öğrendiği bilgileri, sanki hiç yaşanmamış gibi, tamamen unutmasına neden olabileceğini iletti.

Haberin DevamıOtomobil ithalatı ile ilgili uygulanacak yeni düzenlemeler Resmi Gazete’deOtomobil ithalatı ile ilgili uygulanacak yeni düzenlemeler Resmi Gazete’deHaberi Görüntüle

TRAVMADAN ÖNCEKİ ANA GERİ DÖNÜYOR

“Beynin bu bilgiyi kalıcı hafızaya ‘kaydetme’ işlevi bozulmuştur. Bazı durumlarda bu tablo, tekrarlayan kısa süreli amnezi- hafıza kaybı atakları gibi, nöbet bozukluklarına benzer durumlarla da ilişkilendirilebilir” diyen Prof. Dr. Engin Çakar, “Bellek oluşumu için beynimizin derinlerinde yer alan hipokampus ve onu çevreleyen medial temporal lob bölgeleri hayati öneme sahiptir. Bu bölgeler travmaya karşı oldukça hassastır. Darbe sonucu oluşan hasar, bu bölgelerdeki sinir ağlarının sağlıklı çalışmasını bozarak yeni anıların oluşmasını engeller. Bu durum, tıpkı bir dosya kaydedicisinin bozulması gibi düşünülebilir” açıklamasında bulundu. Prof. Dr. Engin Çakar hafızanın bir tarihte sabitlenip ilerlememesini ise şu cümlelerle açıkladı:

“Travmadan önceki eski anılarımız genellikle sağlam kalır çünkü beynimizde farklı bölgelere dağılmışlardır. Ancak travmadan sonra yeni anıların kalıcı belleğe yerleşmesi durur. Bu nedenle kişi her uyandığında, beyni son yaşadıklarını ‘kaydedemediği’ için, bilinç sürekli travma öncesi döneme geri döner. Bu durum, özellikle hipokampus ve ilgili bellek ağlarının hasar görmesiyle açıklanır.”

Prof. Dr. Engin Çakar, bu görüntüleme tekniklerinin çoğu zaman sorunu göstermediğini, rutin MR ve bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme yöntemlerinin, genellikle büyük kanamaları veya ciddi hasarları gösterdiğinin altını çizdi. Travmatik beyin hasarında sıkça rastlanan mikroyapısal hasarların, yani sinir liflerindeki çok ince hasarların, bu standart görüntülemelerde gözden kaçabileceğine dikkat çekerek “Bu nedenle, daha gelişmiş görüntüleme teknikleri veya özel nörofizyolojik testler gerekebilir. Ancak bu testler çok yaygın kullanım alanına sahip değildir. Onun için her başvurulan kurumda yapılması rutin değildir” ifadelerini kullandı.

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

‘HASTA YAKINLARINA BÜYÜK BİR SORUMLULUK DÜŞÜYOR’

Travmatik beyin hasarı sonrasında tedaviye çok erkenden başlanmasının, iyileşme sürecini büyük ölçüde olumlu etkilediğini, hastada çok erken dönemde Nöro-rehabilitasyon programına başlamak gerektiğini ileten Prof. Dr. Çakar, “Bilişsel rehabilitasyon, fizik tedavi ve iş uğraşı terapisi- ergoterapi gibi çok yönlü bir yaklaşımla, beynin iyileşme kapasitesi en üst seviyeye çıkarılabilir. Ne kadar erken başlanırsa, işlevselliğin geri kazanılması ve kalıcı hasarın minimize edilmesi ihtimali o kadar artar” dedi.

Bu noktada önemli bir konuya dikkat çekmekte fayda gören uzman isim travmatik beyin hasarı geçiren hastanın genellikle kendi kararlarını veremeyecek durumda olmasının hasta yakınlarına büyük bir sorumluluk düştüğünü iletti. Aile bireylerinin, tedavi süreci için seçecekleri merkezin teknolojik altyapısını, uzman kadrosunu ve sunduğu özel rehabilitasyon imkanlarını dikkatle değerlendirmeleri gerektiğini ileten Prof. Dr. Çakar, her sağlık kuruluşunun, ileri düzey nöro-rehabilitasyon uygulamaları için gerekli donanıma sahip olamayabileceğini bu yüzden özellikle özel merkezlerin sunduğu ileri teknoloji destekli rehabilitasyon imkanları dikkate alınması gerektiğini belirtti.

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

“Günümüzde bazı nörorehabilitasyon merkezlerinde bulunan yürüme robotları, el-kol robotları, sanal gerçeklik destekli cihazlar ve diğer gelişmiş tedavi sistemleri, hastaların yeniden hareket kazanmasında oldukça etkili olabilir. Örneğin yürüme robotları, özellikle felç veya hareket kısıtlılığı yaşayan hastalarda güvenli ve kontrollü bir şekilde yürüyüş eğitimine olanak tanırken, el-kol robotları da üst ekstremite fonksiyonlarının geri kazanılmasına yardımcı olur. Bu tür teknolojiler sayesinde hem hastanın motivasyonu artar hem de iyileşme süreci hızlanabilir.” Prof. Dr. Engin Çakar

TAM ANLAMIYLA İYİLEŞMEK MÜMKÜN MÜ?

TBI teşhisi almış bir hastanın tam anlamıyla iyileşme ihtimali hakkında değerlendirmede bulunan Prof. Dr. Engin Çakar, “İyileşme, hastanın yaşına, hasarın şiddetine ve beynin hangi bölgelerinin etkilendiğine bağlı olarak kişiden kişiye değişir. Riley gibi genç yaşta olanlar, beynin esnek yapısı (nöro-plastisite) sayesinde daha iyi bir iyileşme potansiyeline sahiptir. Bazı hastalar büyük ölçüde iyileşirken, bir kısmında uzun süreli hafıza güçlükleri kalabilir” diye konuştu. 

Zamanı 2019da durdu 2 saatte bir hafızası siliniyor: Not defteri olmadan hayatı yok

Riley Horner vakası üzerinden yola çıkarak TBI tanısı almış bir kişinin hafızasında meydana gelen boşlukların tekrar kazanılmasının mümkün olup olmadığını sorusunu Prof. Dr. Çakar, “Kısmen evet. Beyin kendi kendini iyileştirdikçe kendiliğinden geri dönüşler olabilir. Bunun yanında, özel bilişsel rehabilitasyon programları, beynin yeni bilgileri öğrenme yeteneğini artırmayı hedefler. Ayrıca, hastaların günlük yaşantılarında ajanda, hatırlatıcılar ve telefon uygulamaları gibi telafi edici yöntemler kullanması, yaşam kalitesini ciddi şekilde yükseltir” diyerek yanıtladı. 

Travma sonrası beynin en son anda kalmasını ve sürekli o ana geri dönmesinin beyin ve anı ilişkisi açısından nasıl yorumlanması gerektiğini cevaplayan Prof. Dr. Engin Çakar, sözlerini şöyle noktaladı.

“Bu durum, beynin anı oluşturma sürecinin ne kadar hassas bir sistem olduğunu gösterir. Anılar, sadece tek bir bölgede depolanmaz; bir anının kalıcı hale gelmesi için beynin farklı bölgeleri arasında bir iletişim ve ‘kayıt’ süreci gerekir. Riley’nin yaşadığı gibi bir durum, beynin anıları kalıcı belleğe transfer eden bu hayati devresinin (hipokampus-medial temporal ağları) darbe sonucu bozulduğunu açıkça gösterir. Eski anıların korunması ancak yeni anıların kaydedilememesi, bu özel bellek ağının travmaya karşı seçici bir şekilde kırılgan olduğunu gösteren çarpıcı bir örnektir.”

Fenerbahçe'de Sadettin Saran dönemi! 'Bu benim en büyük hayalim'Fenerbahçe’de Sadettin Saran dönemi!Haberi GörüntüleEmekliler dikkat! Promosyonda kampanya rüzgarı: En yüksek tutar 2 bankadaEmekliler dikkat! Promosyonda kampanya rüzgarı: En yüksek tutar 2 bankadaHaberi Görüntüle

Haber Kaynak : MILLIYET.COM.TR

“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Holiganbetamasra escortzynga poker chipzynga poker chipchip satışıchip satın alzynga chipofis taşımadeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyrdeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyrdeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyrescort bayanadıyaman escortankara escortyozgat escorttunceli escorttrabzon escortordu escorttokat escortyabancı escortadıyaman escortkonya escortsakarya escortşırnak escortsiirt escortmilas escortmarmaris escortkilis escortkars escortinegöl escorthakkari escortedirne escortdiyarbakır escortdenizli escortçorlu escortbodrum escortbayburt escortamasya escortısparta escortniğde escort